AB Kurulu, büyüme beklentilerini hem bu yıl hem de 2024 yılı için tekrar aşağı istikametli revize etti. Kurul, Euro Bölgesi ve Avrupa Birliği için sonbaharda açıkladığı iddialarını yüzde 0,2 aşağı çekerek, Euro Bölgesi’nin yüzde 0,6 oranında büyümesini beklediklerini açıkladı. Komite, mayıs ayında, bu sayısı neredeyse iki katına yakın kestirim etmişti.
AB Komisyonu’nun AB ülkeleri için gelecek yıl büyüme varsayımı ise yüzde 1,3, Euro Bölgesi için de yüzde 1,2 olarak, 2025 büyüme iddiasını ise tekrar yüzde 1,6’ya yükseltti.
“AB İKTİSADI DİNAMİZMİNİ KAYBETTİ”
AB Komisyonu’nun iktisattan sorumlu Komiseri Paolo Gentiloni, sayıları değerlendirirken, “AB iktisadı açısından kuvvetli bir yılın sonuna yaklaşıyoruz. Güç bir yılın akabinde ekonomimiz dinamizmini kaybetti. GSYİH yılın birinci üç çeyreğinde zar güç büyüdü ve önümüzdeki çeyreklerde yavaşça toparlanması bekleniyor. Fiyatlar üzerindeki güçlü baskılar ve bunları denetim altına almak için gereken nakdî sıkılaştırmanın yanı sıra global talepteki zayıflık da, hane halkları ve işletmeler üzerinde baskı yarattı” dedi.
AB iktisadının bu “ortalama performansı” birlik içindeki iktisatların yaşadığı büyük farklılıkları maskeliyor. Gentiloni, enflasyonun satın alma gücü üzerindeki baskısı ve artan faiz oranlarının tesirinin tüm Avrupa ülkelerinde görüldüğünü belirterek, “Tüm Avrupa iktisadını etkileyen şartlar Almanya’yı derinden etkiledi” diyor.
Avrupa’nın en büyük iktisadında yaşanan zorluklar, başka ortakların iktisadı üzerindeki baskıları da artırıyor. Almanya’nın 2023’te yüzde 0,3 oranında resesyona girmesi, gelecek yıl yüzde 0,8 üzere küçük bir oranla büyümeye dönmesi bekleniyor. Avrupa önde gelen ekonomisindeki çöküşün yükü altında. Almanya iktisadı bu yılın üçüncü çeyreğinde, zayıf tüketim ve yüzde 2,1 oranında düşen sanayi üretimi nedeniyle resesyona girdi.
AB’NİN 10 ÜLKESİNDE BU YIL RESESYON BEKLENTİSİ
Komisyona nazaran, Almanya ile birlikte en az 10 AB ülkesinin de 2023 yılı sonunda resesyona girmesi bekleniyor. Bu yıl İsveç, Avusturya, İrlanda, Lüksemburg, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve üç Baltık ülkesi için resesyon bekleniyor.
Hırvatistan, Yunanistan, İspanya ve Portekiz üzere hizmet odaklı ekonomiler, güçlü talepten yararlandı ve bu yıl yüzde 2’nin üzerinde büyümeleri beklenirken; gelecek yılki büyümelerinin de, endüstriye daha odaklı ülkelerden daha yüksek kalması bekleniyor. Güç ağır endüstriyel iktisatların ise toparlanması daha uzun sürecek.
Bu çerçevede, bu yıl İrlanda yüzde 6,4, Lüksemburg ve Estonya yüzde 2,2, İsveç yüzde 1,3, Macaristan yüzde 1,2, Litvanya ve Avusturya yüzde 0,9, Letonya yüzde 1,6, Çek Cumhuriyeti yüzde 0,6, Almanya yüzde 0,5 oranında küçülecek.
Öte yandan, hizmet ve turizm odaklı ülkelerden İspanya bu yıl yüzde 2,4, 2024’te de yüzde 1,7 ve 2025’te tekrar yüzde 2’ye ulaşması bekleniyor. Yunanistan’da büyümenin; bu yıl yüzde 2,4, seneye yüzde 2,3, akabinde yüzde 2,2’ye çıkacağı öngörülüyor. Öte yandan İtalya’da anemik bir aktivite yaşanıyor.
Le Figaro’ya Komitenin sayılarını pahalandıran Oxford Economics’ten Daniel Kral, “Almanya iktisadının önündeki ana pürüzlerden biri olan endüstriyel yavaşlamanın sonunu göremiyoruz. Küresel Sovereign Advisory firması tarafından bir çalışma yapıldı. Bu bağlamda, Alman yetkililerin bölüme şimdiye kadar yaptığı büyük ölçüdeki bütçe takviyesi, rekabet gücünün korunmasında değerli bir faktör olmaya devam ediyor” dedi.
Uzmanlar, Çarşamba günü, Alman Anayasa Mahkemesi’nin, koalisyon hükümetinin Covid 19 salgınından kalan 60 milyar Euro’luk kullanılmamış krediyi iklim fonuna aktarma kararını iptal etmesinin Berlin’in iktisat siyasetlerindeki istikrar denklemini daha da karışık hale getirme riski taşıdığını lisana getiriyor.
BÜTÇE AÇIKLARINDA GERİLEME BEKLENTİSİ VAR
VOA Türkçe’nin derlediği habere nazaran, Avrupa ekonomilerindeki yavaşlama şu ana kadar hükümetlerin bütçe dayanaklarıyla kısmen dengelendi. Bu dayanağın kademeli olarak geri çekilmesi nedeniyle, ekonomik faaliyetlerin yavaşlamasına katkıda bulunacağı belirtiliyor.
Euro bölgesindeki ortalama bütçe açığının bu yıl yüzde 3,2 artması, seneye de bu artışın yüzde 2,8 oranında gerçekleşmesi bekleniyor. AB’nin “bir ülkenin bütçe açığının toplam bütçesinin yüzde 3’ünü geçemeyeceği” halindeki istikrar paktı kriterleri, Covid-19 ve savaşlar nedeniyle 3 yıl askıya alınmıştı. Fakat bu kriterlerin 1 Ocak’ta yine uygulanması gerekiyor.
Yunanistan, Portekiz, İrlanda ve İspanya’nın, GSYH’ye oran olarak borçlarının 2023 ile 2025 ortasında azalacağı öngörülüyor. Bütçe disiplinine karşı çıkarak borçlanmaya devam eden, Avrupa’nın “kötü öğrencileri” Fransa, İtalya ve Belçika’da ise bütçe açıkları artacak.
ENFLASYONDAN GÜZEL HABER
Avrupa Komisyonu’nun varsayımlarına nazaran, iktisada dair güzel haber enflasyon sayılarından geliyor. Avrupa Merkez Bankası’nın enflasyonu düşürmek için uyguladığı faiz siyaseti sayesinde, bu yıl Euro Bölgesi enflasyon ortalamasının 5,6’dan 3,2’ye gerilemesi bekleniyor. Önümüzdeki yıl ise yüzde 2,2 oranında gerçekleşeceği iddia ediliyor.
Ancak bu sayılar, son iki yılın en düşük düzeyinde olmasına karşın tüketici fiyatlarındaki artış, problemli olmaya devam ediyor.
Komisyona nazaran, Euro bölgesindeki işsizlik oranı 2023’te yüzde 6,6 oranında gerçekleşecek, önümüzdeki yıl bu sayı değişmeyecek.
JEOPOLİTİK TANSİYONLARIN YARATTIĞI BASKI
Ancak enflasyondaki yükselişi kesen ilaç olan faiz arttırımının makûs sonuçları da kendisini göstermeye başladı. Faiz artırımının kilit kesimlerde “talebi baskıladığını lisana getiren uzmanlar, “tüketimin büyük ölçüde yüksek enflasyon ve son on iki aydaki gerçek gelirlerdeki düşüş nedeniyle azaldığını, lakin sıkı para siyasetinin, hane halkı harcamaları üzerindeki ana fren olarak devreye girdiğine” inanıyor.
Ancak IMF merkez bankalarına, enflasyondaki toparlanma riskinden kaçınmak için mali sıkılaştırmanın olumsuz tesirlerine yönelik artan tenkitler karşısında sağlam durmaları daveti yapıyor. Hasebiyle hükümetler, büyümedeki düşüşe reaksiyon verebilmek için faiz oranlarının düşürülmesi konusunda süratli davranmayı planlamıyor.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) öncülüğünde kredi şartlarında gibisi görülmemiş bir sıkılaşma ve ana faiz oranının tarihi yüksek düzey olan yüzde 4’e yükseltilmesi nedeniyle büyüme sayıları Euro bölgesinde geriledi. Lakin ECB, en ufak bir düşüş öngörmek için, enflasyon risklerinin hala çok yüksek olduğu konusunda uyardı.
Avrupa Komitesi, Rusya-Ukrayna krizinin akabinde, Ortadoğu’da artan jeopolitik tansiyonların tetikleyebileceği güç fiyatlarında yeni bir artış olabileceğine de dikkat çekiyor. AB Komiseri Gentiloni, “Ortadoğu’da devam eden çatışmanın şu ana kadar, bölge dışında hudutlu bir ekonomik tesiri oldu, lakin artan jeopolitik tansiyonlar, görünümün daha da kararması riskini arttırdı” dedi.
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.