Beşiktaşımızın yaklaşan Olağan İdari ve Mali Genel Şura Toplantısı ile İnanılmaz Seçimli Genel Konsey Toplantısı öncesi topluluğumuzu karıştırma maksatlı ve büsbütün bilgi kirliliği yaratmaya yönelik haberleri ıstırap ve şaşkınlıkla takip etmekteyim.

Öncelikle oluşturulmaya çalışılan hava, yeni mali portrenin Beşiktaş başkanlık misyonuna birinci geldiğim 21 Ekim 2019 tarihindeki mali portre ile benzeri olduğu istikametindedir. Gerçek tablo ise apayrıdır. Misyona geldiğim günden farklı olarak, bugün prestijiyle ne bir futbolcumuza, ne bir teknik takım çalışanımıza, ne bir çalışanımıza ne de transfer hasebiyle rastgele bir kulübe vadesi gelip de ödenmemiş bir borcumuz bulunmamaktadır. Hatta, taleplerine istinaden avans ödemesi dahi yaptığımız futbolcu ve işçimiz kelam bahsidir. Misyona geldiğim gün, UEFA borçsuzluk yazısı alabilmek yahut aylardır maaş alamayan çalışanımızın meselelerini gidermek zaruriliği çığ üzere karşımızda dururken, bugün geldiğimiz noktada, yeni idareye ne kadar kasa bakiyesi devredebileceğimizin hesabını yapmaktayız.

Algı uğraşlarının geldiği nokta ibretliktir. Öteki bir örnek ise pandeminin ortasında kaçarcasına giden bir futbolcumuza 8 milyon Euro ödeme yapmak zorunda kaldığımız argümanıdır. Bu hayali 8 milyon Euro, futbolcunun talebinin bile fersah fersah ötesindedir! Hakikaten, mevzuya ait yargılama süreci de hala devam etmekte olup, yargılama sürecinin de takip edilmesini topluluğumuzdan rica ediyorum.