0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kripto varlıklara yönelik düzenlemeleri kapsayan “Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” evvelki gün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Yürürlüğü giren kanun ve bundan sonraki süreçle ilgili AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Avukat Büşra Altunay, bu kanunla ilgili 3 yıldır çalışmalar yaparak çeşitli raporlar hazırladıklarını anlatarak, bu çalışmalar sırasında yasaklama ve engellemenin değil bu işin teknolojisini destekleyip denetim altına almanın ehemmiyetinin anlaşıldığına vurgu yaptı.

Kanun koyucunun da bunu gördüğünü aktaran Altunay, “Ekosistemin büsbütün yapılan uzun görüşmeler sonucunda, bizlerin de sunduğu raporlarla son taslak, kanun metni olarak geçen ve Resmi Gazete’de yayınlanan metin halini aldı.” dedi.

Altunay, bu kanunun dinamikleri gereği masa başında hazırlanacak bir kanun olmadığını belirterek, işin içinde olan bireylerin yorumlarının çok kıymetli olduğunu ve bunların da dikkati alındığını söyledi.

“GLOBALDEN TÜRKİYE’YE BAKTIĞIMIZDA İLERİ SEVİYE BİR DÜZENLEMEMİZ VAR”

Türkiye’nin teknolojisiyle yazılımıyla ve kripto ekosistemiyle çok güçlü bir ülke olduğunu anlatan Altunay, “Buna yakışan bir düzenleme olması gerekiyordu ve nitekim bu formda oldu. Dünyadan, küreselden Türkiye’ye baktığımızda bugün ileri seviye bir düzenlememiz var.” değerlendirmesinde bulundu.

Altunay, evvelden rastgele bir düzenleme bulunmayan bu alanda çok büyük bir bütçenin olduğuna dikkati çekti.

Bunun teknolojiyle direkt irtibatlı bir durum olduğunu ve teknolojinin geliştirilmesi gerektiğini belirten Altunay, şunları kaydetti:

“Teknolojiyi kısıtlayamayız, o zati ilerleyecek. Biz o teknolojiyi destekleyebiliriz. Bugün kanunun mevcut haliyle baktığımız vakit TÜBİTAK’ın rolünün çok değerli olduğunu görüyoruz. En çok konuşulan başlık kripto varlık hizmet sağlayıcılarının gelirlerinin yüzde 1’inin TÜBİTAK’a aktarılması halinde olmasına rağmen, biz TÜBİTAK’ın asıl olarak teknoloji denetmeni boyutuyla çok kıymetli bir konumu üstlendiğini, hem yetki hem sorumluluk tarafıyla önemli bir sorumluluk üstlendiğini ve önemli bir halde yetkilendirildiğini görüyoruz. Bu mutlaka isabetlidir. Zira saklama hizmetleri değerli bir mevzu. Saklama hizmetlerine ait ve öbür teknolojinin kontrolü konusunda yetkilendirilmiş olması, süreç ve ticaret yapan herkese inançlı bir limanda yürümek üzere bir şey sağlayacak.”

BUNDAN SONRA NELER OLACAK?

Avukat Büşra Altunay, “kanunla artık süratli biçimde kripto varlık alım satım platformu kurulmasının çok mümkün olmayacağına” işaret ederek, şöyle konuştu:

“Birçok mağduriyeti de artık görmeyeceğiz. Zira teknolojinin denetlendiği ve lisans alım süreçlerinin, müsaade süreçlerinin SPK tarafından yapıldığı bir sürece girdik. Halihazırda bir sürü faaliyet, süreç var, geçiş kararları ne olacak? Geçiş kararları bunlara yönelik oldu. Artık yurt dışında yerleşik kripto varlık hizmet sağlayıcılarının Türkiye’de 3 ay içerisinde bütün süreçleri sonlandırması gerekiyor. Yurt dışında yerleşik şirketlerin Türkiye’de faaliyet göstermek istemesi halinde şirket kuruluşu yapması ve Türkiye’deki gereklilikleri sağlayarak müşterilerine hizmet vermeye devam etmesi mümkün olacaktır.”

Bunun kişi güvenliğini sağlayacağını tabir eden Altunay, “Bundan sonra 2 tane daha karar var. Mevcut durumda kripto varlık hizmet sağlayıcılarının 3 ay içerisinde şayet tasfiye sürecine gideceklerse mevcut düzenlemeler var. İkincil düzenlemeler bekleniyor. Bir müsaade süreçleri, lisans süreçleri olacak, lisans süreçlerinin detaylarının ne halde olacağı SPK tarafından ikincil düzenlemeler ile belirlenecek.”

Kanunla kripto varlık hizmet sağlayıcılarına yönelik kontrollerin artacağını lisana getiren Altunay, hizmet sağlayıcılarının iştirak yapısından hisse zamanlarına kadar bütün yol ve temellerinin kanunla belirlendiğini söyledi.

Altunay, buna uyamayacak, bu süreçleri kaldıramayacak olan kripto varlık hizmet sağlayıcılarının 3 ay içerisinde bunu SPK’ya bildirme zorunluluğunun bulunduğunu anlatarak, devam etmek isteyenlerin de 1 ay içerisinde bunu SPK’ya bildirim zaruriliği olduğunu lisana getirdi.

Bu bildirimin akabinde lisans süreçlerinin çabucak başlamayacağını zira 6 aylık müddet içerisinde SPK’dan ikincil düzenlemelerin beklenildiğini belirterek, ikincil düzenlemelerde detayların ve tarzın ne olacağının, hangi koşulların yerine getirilmesi gerektiğine dair hususların belirleneceğini kaydetti.

Avukat Büşra Altunay, Türkiye’nin bu alanda hakikaten öncü ülke olacağını lisana getirerek, “Teknolojik olarak çok güçlüyüz. Küreselden bakışta da güçlüyüz. Kanunla artık inançlı bir limanız. Gri listeden çıktık ve bu, önemli bir ekosistemin, önemli bir iktisadın Türkiye üzerinde hakim olacağını gösteriyor. Bunu bir fırsata çevirmeliyiz. TÜBİTAK aktivitesi çok verimli. SPK’nın üstlendiği vazife şu an çok hayati kıymet taşıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) sorumluluklarının olduğu yasa tasarısının hoş gelişmelerin kapısını açtığına inanıyoruz.” diye konuştu.